Bir tepki dili olarak arabesk.
283Mesajlar
268Konular
- Kayıt Tarihi:
- Apr 2024
- Teşekkür Puanı:
- 0
- Cinsiyet
- Undisclosed
1690279131218.jpg (Dosya Boyutu: 97.31 KB / İndirme Sayısı: 1)
Bugün artık 1970'ler ve 80'lerdeki forma oturan bir arabesk müzik icra edilmediğini görmek gerekli. 90'lardan itibaren tematik ve formel bir dönüşümün izlerini sunan bu müzik türünün belki de tarihsel sürecini tamamlayıp, yeni bir boyuta geçiş yaptığını dahi söylemek mümkün. Özellikle toplum-müzik ilişkisi bağlamında önümüze en sağlıklı verileri sunabilecek dinamizme sahip bu müzik türü incelendiğinde, ülkede yaşanan ekonomik, kültürel ve politik evrelere göre arabeskin de pozisyon alarak önemli fotoğraflar sunduğu söylenebilir.
Uğur Küçükkaplan bir süre evvel Ayrıntı Yayınları'ndan çıkan 'Arabesk : Toplumsal ve Müzikal Bir Analiz' adlı kitabında bu yüzden bahsettiğimiz müziği üç dönem içerisinde ele alıyor. 1960-1980 arasını ilk, 1980-1990 arasını ikinci ve 1990'dan sonrasını son dönem biçiminde analiz eden Küçükkaplan'ın bütün bu yaklaşımını temellendiren toplumsal ve sektörel veriler söz konusu kuşkusuz. Başlangıcı 1960 ve 1980'lere oturtulan bu dönemselleştirme aynı zamanda Türkiye'de iki büyük iç göç dalgasının yaşandığı yıllardır. Sosyolojik anlamda 'çevre' dediğimiz ve 'merkez' karşısında her anlamıyla 'öteki' durumunda bulunan toplumsal katmanların önce kenar mahallelerde ekonomik, kültürel, politik tutunma çabaları, zamanla gelişimsel olarak 'merkez'i tehdit eder boyutlara gelmiştir. Bu, periferinin merkez'e ilişkin tarihsel yürüyüşünün modern zamanlardaki görüntüsüdür bir bakıma. Ve kendi kültür kodları, dünyayı algılayış biçimleri ve bütün bunları sentezleyerek ürettikleri müzikal formları üzerinden, karşımızda duran bu toplumsal dinamizmi analiz edebilmenin en sağlam yolları arabesk müziği anlamaktan geçiyor.
Türkiye'de resmi ve gerekse elitist sağ-sol ideolojiden bağımsız biçimde gelişebilen bir sosyoloji ortaya çıktığı zaman zaten arabesk üzerine bilimsel çözümlemelerin ortaya konabildiğini görürüz. Çünkü resmi ideoloji ve onun paralel uzantıları olan sağ-sol zihinsel kapanlar, topluma yukarıdan aşağı dayatmaya çalıştıkları kurgusal kimlikleri ile arabeski vareden kültürel kaygıyı başından beri dışlayarak hem görmezden gelmiş, hem de küçümseyerek önemsizleştirmek istemişlerdir. İdeolojik merkez'i de temsil eden bu elitist dayatmaya karşı sivil itaatsizlik becerileri içerisinde anlamlandırabileceğimiz pasif direnç kanalları ortaya koyan çevre'nin bu fotoğrafını sadece politik çözümleme ile okuyamayız. İşte müzik burada önem kazanıyor. Resmi ideoloji imparatorluk bakiyesi bir toplum üzerinde kurgulamaya çalıştığı yeni kimlik kodlarını inşa ederken araçsallaştırdığı müzik ile bunu kültürel bir zemine oturmak istemiştir. Klasik Türk Müziğinin yasaklanması ve ulus-devlet pratiğinin uzantısı olarak folklor araştırmalarının ideolojikleşerek halk müziği-batı armonisi sentezinin önerilmesinden başlayarak gelişen bu dayatımın toplumda içselleştirilmediğinin en önemli cevabıdır aslında arabesk. Dolayısı ile arabesk müzik form olarak bir muhalefet biçimini karşılar. Muhafazakar ve hatta müdahaleci bir TRT denetimi, devlet kurumlarından uzaklaştırılan Klasik Türk Müziği pratiği karşısında adeta kendi yoksul ve sivil imkansızlıklarıyla doğan bu müziği anlamadan Türkiye'yi çözümlemeye yönelmek ideolojik olduğu kadar, kültürel, sosyolojik yabancılaşmayı da beraberinde getirir.
Aynı zamanda konservatuar eğitimi almış, müzik ile pratik ilişkisi bulunan, yüksek lisans tezini arabesk üzerinde yapan bir yazar olarak Küçükkaplan'ın 'Arabesk' isimli kitabı daha evvel sosyal araştırmacılar tarafından ortaya konan çalışmalardan tabiî ki ayrışıyor. Her şeyden evvel bir müzisyenin algı dünyasından beslenen bir arabesk okuması var karşımızda. Yine de kitapta verilen nota ve tablolamalara rağmen müzik ile teknik ilişkisi bulunmayan okurlar için de çalışma ilgiyi hak edecek nitelikte. Mesela 'Arabesk Müzikte Kullanılan Başlıca Çalgılar' isimli tablo gitardan, darbukaya, kemandan, bağlamaya kadar orkestrasyon içerisinde anlam bulan enstrümanların bu müziğe nasıl kimlik verdiklerini anlamak bakımından önemli. Yeri gelmişken şunu da belirtmek gerekli ki Türkiye'de müzikal akademi dünyası kendisinden beklenen entelektüel performansın çok uzağında kalarak arabeski izlemiştir. Oysa karşımızda Türkiye'nin modern müzikal birikimine katkı sunan, ufkunu açan önemli bir alan durmakta. Müziğin adeta devlet eli ile tek tipleştirilmeye çalışıldığı dönemlerde arabeskin mekanı olarak Unkapanı her şeye rağmen dünya müziğinin geldiği teknik donanımın farkında ve ufuk açıcı orkestrasyon mantığı ile hem toplumsal gelişmeyi takip etmiş, hem de yeni arayışlarla müziğimizin önünü açmıştır. Bunu görmezden gelen müzikal akademik dünyanın uzun yıllar resmi ideolojinin paralelinde pasif durarak eleştiriye açık bir rol oynadığını söylemek gerekli.
Toplam beş bölümden oluşan kitabın ilk kısmında verilen ve arabesk müziğin ortaya çıkışını hazırlayan teknik ve tarihsel süreç, meseleyi kavramamızda kolaylaştırıcı kapılar aralıyor. Erken Cumhuriyet döneminde müziğe yönelik müdahalenin zihinsel arka planını çözümlememize de yarayan bu geniş çerçeveleme, günümüzden geriye doğru açılan önemli bir koridor sunuyor bize. Arabesk müzik üzerine ortaya konan eserlerde bu zamana kadar derinlemesine pek incelenmeyen 'Çingene müzisyenler'e ilişkin bilgiler de kitabı özgün kılıyor. Hatta Küçükkaplan Çingene müzisyenlerin arabeskin hazırlayıcı dönemi olarak nitelendirdiği 1930-60'lı yıllarda dahi önemli fonksiyonlar üstlendiklerini belirtmekte.
Günümüzde artık tarihsel yolculuğunu tamamlayıp, farklı formlara dönüştüğünü düşündüğüm arabesk müzik üzerine ortaya konan yayınlar yine de karşımızda keşfedilmeyi bekleyen önemli boşlukların olduğunu gösteriyor. Küçükkaplan mevcut külliyata yeni bilgiler eklerken, bu müziği anlamamızı kolaylaştıracak önemli teknik çözümlemelerle okura yeni deneyimler sunuyor. İstifade edilen geniş kaynakça, Sadettin Kaynak'tan Yıldız Tilbe bestelerine kadar belli başlı eserlerin sözleri ve notaları, müzik türünün değişik dönemlerinde aktif olan icracı ve bestecileri gösteren tablolar, sanatçıların oynadıkları film afişleri ile zenginleştirilen kitap işlenmeye müsait başka alt konuların da olduğunu işaret ediyor aslında.
Kitabın Künyesi:
Arabesk : Toplumsal ve Müzikal Bir Analiz
Uğur Küçükkaplan
Ayrıntı Yayınları
2013
320 sayfa
|
Bir tepki dili olarak arabesk., Bir tepki dili olarak arabesk. şarkı sözleri , Bir tepki dili olarak arabesk. şarkıları , Bir tepki dili olarak arabesk. indir, Bir tepki dili olarak arabesk. Videosu, Bir tepki dili olarak arabesk. online izle, Bir tepki dili olarak arabesk. satın al , Bir tepki dili olarak arabesk. Bedava indir, Bir tepki dili olarak arabesk. Yükle, Bir tepki dili olarak arabesk. Hakkında, Bir tepki dili olarak arabesk. nedir, Bir tepki dili olarak arabesk. Free indir, Bir tepki dili olarak arabesk. download |
Yönetim Ayarları | ||
Görüntüleyenler: 3 Ziyaretçi
Arabesk Dünyası
Arabesk Dünyası 2008 yılında kurulmuş bir arabesk portal sitesidir. 2008 yılında kurulduğumuz dönem ile günümüz web tasarım teknikleri aynı olmadığı için binlerce içerik, şarkı sözü, albüm kapağı, mesaj ve bilgilerimiz maalesef 2011 yılında sıfırlandı ve bizler de uzunca bir süre ara vermiştik . Fakat Arabesk Dünyası insanların zihnine öyle bir kazındı ki bu siteyi kapatmaya gönlümüz asla el vermedi. 16 sene önce nasıl özveri ile çalışıyorsak yine aynı şekilde devam etmek için azmimiz var.İlk kurulduğumuz yıllarda gerek kanunsal gerekse de dönemsel olarak bir çok veri paylaşabiliyorduk. Günümüzde ise telif hakkı gözeterek paylaşımlar yapmaya çalışıyoruz. Arabesk Dünyası korsanın o dönemlerde cirit attığı internet ortamında bile ilk prensibi sitesinde asla mp3 paylaşmamaktı. Sanatçı haklarını gözetmekti. O zamanlar bir çok firmanın plak şirketinin çalışmaları olmuyordu ama şu an neredeyse her şirketin müzik platformları ile paylaşımları sürüyor. Biz ise o gün olduğu gibi bu günde işin mutfak kısmına nostalji tadına odaklanmış durumdayız. Bir albümde kimler çalışmış, kimler hangi şarkıyı yazmış, kimler bestelemiş bunları insanlara ulaştırmak. Nasıl ki o zamanlar insanlar kasetten müzik dinler kapaktaki diğer isimlere pek bakamazdı. Yine aynı durum mevcut, dijital platformlardan dinliyor fakat dinlediği şarkı kaç yılında hangi dönemde kimlerle ortak çıktı, platformlar buralara değinmez. Bizler 2008 yılında olduğu gibi hala aynı çizgimizde devam ediyoruz.